Bir gün Avrupa’nin ünlü sanat merkezi kentlerinden birinde gezen çocugun biri bir vitrinde çok hos bir tablo görür. Tablo bedeli oldukça pahalidir.

Çocuk bu tabloyu bir sonraki sene abisinin dogum gününe almayi ister ve bir is bulup kit kanaat geçinerek biriktirdigi tüm para ile magazaya gider.

Sanslidir tablo hala satilmamistir. Içeri girer ve tabloyu bir süre

ali ilseven

yakindan izledikten sonra resmi yapan sanatçiyi bulur ve “Abimin dogum günü için bu resmi satin almak istiyorum, tüm paramda bu kadar” der.

Ressam birsüre düsündükten sonra. Resmi paketler ve resmi satar. Çocuk paketini alir ve tesekkür ederek çikar.

Magazada adamin arkadaslari da vardir ve saskin saskin sorarlar:

“Sen ne yaptin o resmin degeri milyonlar ederdi. Neden bu

kadar cüzi bir rakama sattin?”

Adam cevap verir:

“Evet ben bu resme milyonlarini verecek bir sürü insan bulabilirdim, ancak tüm servetini bu resme verecek kaç kisi bulabilirdim?…”